… O iyi biri

… O iyi biri

 

PAYLAŞABİLENLERDEN MİSİNİZ?

 

Allah’ın sana verdiğinden (onun yolunda harcayarak) ahiret yurdunu iste. 

Ama dünyadan da nasibini unutma.


Allah sana ihsan ettiği gibi, sen de (insanlara) iyilik et.Yeryüzünde bozgunculuğu arzulama. Şüphesiz ki Allah, bozguncuları sevmez. Kasas, 77

 

Paylaşmayı seviyor musunuz?

 

Sevdiğiniz şeylerden, severek verebiliyor ve verdiğiniz zaman, içiniz bir hoş oluyor, sevinç duyuyor musunuz?

 

İnsanların sıkıntılarına bir nebze olsa da ferahlık verebilmek için fırsat kolluyor musunuz?

Sizden bir şey istendiğinde, birden hiddetlenmeyip, halden anlamaya çalışıp, imkanlarınız nispetinde yardımcı olmaya çalışıyor musunuz?

 

Yani, paylaşabiliyor musunuz?

 

Hayatın en güzel anlamlarından biri de bu olsa gerek.

 

Paylaşmak. 

 

Her şeyden önce “Hayatı paylaşmak” her cephesiyle, tüm ayrıntılarıyla, en doğru, en güzel şekilde.

 

Sevinçleri paylaşmak.

 

Başarılar, eğer o başarının sevincine ortak olabilecek dostlarınız varsa 
ve sizin başarınızdan dolayı onlarda mutluluk duyabiliyorsa,
gerçek bir başarıdır ve orada mutluluk iktidardadır.

 

Mesela okuduğunuz güzel bir yazıda,
size göre çok güzel ve önemli olduğuna inandığınız bir düşünceyi okumak istediğiniz,
paylaşabildiğiniz, bir dostunuz var mı?

 

Varsa; işte keyif orada, mutluluk orada.

 

Hasta olan bir dostunuzun iyileşmesi için gayret ortaya koymak ve bu gayretten dolayı sıkıntı değil,
faydalı olabilmenin sevincini duyarak,
keyifle hizmet etmek ve dostun her iyileştiğini hissettiğinizde,
mutluluğunuzun o oranda yaşayabilmek.

 

Acıyı paylaşmak.

 

Lokmayı paylaşmak.

 

İmkanları, fırsatları, ekmeyi paylaşmak.

 

Gezdiğiniz, gördüğünüz güzellikleri, dostlarınızın da gezmesini, görmesini istemek.

 

Güzel bir yemeği, bir dostunuzla birlikte yemekten daha fazla keyif almak.

 

İşte gerçek keşif.

 

Hayatı, mutluluğu keşfetmek.

 

HAYATI FETHETMEK

 

Kim ki bir insanın sevincini, kendi sevincinin membaı yapabilmiştir.

 

Kim ki birine bir şey vererek, ihtiyacını giderip onun mutluluğuna sebep olduğunda,
kendini dünyanın en bahtiyar insanı hissedebilmiştir.

 

Kim ki, bırakın zarar vermeyi, faydalı olamadan yaşamayı, ölüm addedebilmiştir.

 

Kim ki, sevgiyi, sevmeyi, Allah’ın en büyük lütfu olarak kabullenmiştir.

 

Kim ki, yük olmamayı ve daima huzur ve güven olmayı başarabilmiştir.

 

Kim ki, kırıcı, kaba, düşüncesiz olmaktan sürekli kaçmayı başarabilmeyi bir yaşam tarzı yapabilmiştir.

 

Kim ki, başkalarını kendine tercih edebilmiştir.

 

İŞTE O HAYATI FETHETMİŞTİR.

 

 

SAMİMİYET

 

Kendisini gerçek ve örnek bir Müslüman yapamayanların çevresini,
ülkesini ve insanlığı Müslüman yapma çabası ne kadar etkili olabilir ki?

 

 

erolyazıcı / ABBEYT ♥️

 

 

... Bu makale hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

 

 

 

Rica,

Yorumlarınız rica ediyor, bekliyoruz.

Sizin fikirlerinizi önemsiyoruz.

Güzel yorumlarınızı, makalemizin altında ki

-       Yorum- bölümüne girmenizi rica ediyoruz.

Hem yorumlarınız kalıcı olur

Hem de katkılarınız insanımıza yeni ufuklar açar.

Çok memnun oluruz.

 

 

Sevgiler.

Teşekkürler.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • Ayhan Ekmekçi 09 Mayıs 2024 19:05

    Yine harika bir makale olmuş. Elinize kaleminize sağlık

  • Mustafa Yıldız. 04 Mayıs 2024 10:01

    Erol Kardeş , Kalemine ağzına sağlık etkileyici ve öğretici bir sunum olmuş. Hz. Ali, Yapman gereken,hayırlı yararlı,faydalı işleri yarına bırakma bakarsın yarın olurda sen olmazsın.

  • Ahmet pamuk 03 Mayıs 2024 22:37

    Harika... Teşekkürler güzel yazılarınız ışık oluyor...

  • Musa Ali Duman 03 Mayıs 2024 16:10

    Paylaşmak , paylaşabilmek gerçekten çok önemli. Bunu gönülden yapabilenlere selam olsun. Yazınız gerçekten çok güzel olmuş. Selam ve dua ile.

  • İbrahim Kaya 03 Mayıs 2024 11:06

    Maşallah hocam , muhteşem olmuş, yüreğine sağlık ..

  • Mesut eski 03 Mayıs 2024 10:51

    Bir çok insanın olması gereken bir doğru insan doğru Müslüman şeklini tarif etmişsiniz maalesef toplumumuzda değer görmeyen hep kullanılan insan tipi haline geldiği için hor görülen, degersizleştirilen insan olmayı göze almalıyız, böyle uyarılar la insanlara hatirlatmanızın da çok faydalı olduğunu düşünerek sizi tebrik ediyorum

  • M.S. Esen 03 Mayıs 2024 10:51

    Din kardeşinin rahata kavuşması veya sıkıntıdan kurtulması için idarecilere gidip uğraşana, sırat köprüsünden, herkesin ayağı kaydığı zaman, Allahü teâlâ ona yardım eder.) [Taberani] (Allahü teâlânın en sevdiği iş, elbise vererek veya yedirip içirerek yahut başka bir ihtiyacını karşılayarak, bir mümini sevindirmektir.) [Taberani] (Saygısızlık edene yumuşak davranan, zulmedeni affeden, vermeyene veren, kendisini arayıp, sormayan ahbabını, akrabasını gözeten, Cennette yüksek derecelere kavuşur.) [Taberani] (Din kardeşine güler yüz göstermek, iyi şeyler öğretmek, kötülük yapmasını önlemek, sorana yol göstermek, sokaktaki pis ve zararlı şeyleri temizlemek, birer sadakadır.) [Tirmizi] (Selam verirken gülümseyen, sadaka sevabına kavuşur.) [İ.E.d.] (Seferde, topluluğun efendisi, onlara hizmet edendir. Şehitlik hariç, hiçbir amel onun sevabına erişemez.) [Hakim] (Kim, bir müslümanın sıkıntısını giderip, onu sevindirse, Allahü teâlâ, kıyamette en sıkıntılı anlarda, onu sıkıntılardan kurtarır.) [Buhari] (Din kardeşine yardım edenin yardımcısı, Allahü teâlâdır.) [Müslim] (İnsanların en iyisi, onlara faydası çok olanıdır.) [Kudai] (Allahü teâlânın farzlardan sonra en çok sevdiği iş, bir mümini sevindirmektir.) [Taberani] (İmanı en kuvvetli olan, ahlakı en güzel ve hanımına karşı en yumuşak olandır.) [Tirmizi] (Söz veriyorum, tartışmayan, haklı da olsa, kimseyi incitmeyen Cennete girer.) [Tirmizi] (Müminler, birbirine karşı sevgi ve merhamette, bir vücut gibidir. Vücudun bir yeri rahatsız olunca, bütün vücut huzursuz olur. Oranın tedavisi ile meşgul olurlar. Müslümanlar da böyle birbirine yardıma koşar.) [Buhari] (Çevrendekilerle güzel komşuluk et ve kendin için sevdiğini, başkaları için de sev ki müslüman olasın.) [Harâiti] İyiliği sayarak değil saçarak yapmalı İslam âlimleri buyuruyor ki: (Allahü teâlânın size nasıl muamele etmesini istiyorsanız, Onun kullarına öyle muamele ediniz.) (İyiliği sayarak değil, saçarak yapınız.) (Cömert verene değil, verdiğine sevinene denir.) (Bütün kötülükler, hırlaşmalar almak üzerinedir. Bütün iyilikler, vermek üzerinedir.) Herkese iyilik etmek, ödünç veya sadaka vermek çok sevaptır. Akrabaya yapılan iyilik daha sevaptır. Bir kadın, Resulullah efendimize, (Fakir kocama yardımda bulunsam, sadaka yerine geçer mi?) diye sual ettirdiğinde Peygamber efendimiz, (İki sevap vardır. Biri sadaka, diğeri de sıla-i rahim sevabı) buyurdu. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Senden yüz çeviren akrabana verilen sadaka daha faziletlidir.) [Taberani] (Yakın akraba ve komşuya verilen sadakanın sevabı iki misli fazladır.) [Taberani] (Paranızı önce kendi ihtiyaçlarınıza, artarsa çoluk çocuğunuzun ihtiyaçlarına sarf edin! Bundan da artarsa akrabalarınıza yardım edin!) [Müslim] (Bir kimseden amcasının oğlu yardım ister de, o da gücü yettiği halde, vermezse, kıyamet günü Allahü teâlânın fazlından mahrum kalır.) [Taberani] (Bir müslümana ödünç veren iki misli sadaka sevabı kazanır.) [İbni Mace] (Müslüman kardeşini sevindirmek mağfirete sebep olur.) [Taberani] (Bir müslümanın sıkıntısını giderene, Allahü teâlâ iki nur verir. Bu iki nurla Sıratta o kadar çok kimse aydınlanır ki sayısını ancak Allahü teâlâ bilir.) [Taberani] (Duasının kabul, kederinin yok olmasını isteyen, darda kalanı ferahlandırsın!) [İbni Ebiddünya] (Kim, arkadaşının ihtiyacını görürse, Allahü teâlâ da onun ihtiyacını karşılar.) [Taberani] (Hayra vesile olan, hayır işlemiş gibidir. Allahü teâlâ, sıkıntıya düşene yardım edeni sever.) [İbni Neccar] (Cehennemlik biri, Cennetlik birine rastlayınca ona der ki: - Beni tanıdın mı? - Sen kimsin? - Benden abdest suyu istemiştin, ben de onu sana hediye etmiştim. Cennetlik olan, ona şefaat eder. Yine Cehennemlik biri Cennetlik olana şöyle der: - Beni tanıdın mı? - Sen kimsin? - Bana bir iş söylemiştin, ben de o işini yapmıştım. Bunun üzerine ona şefaat eder ve şefaati kabul edilir.) [İbni Mace] (Fakire verilen bir lokma, sahibine beş şeyi müjdeler: 1- Bir tane iken beni çoğalttın. 2- Küçük idim, büyüttün. 3- Düşman iken, beni dost ettin. 4- Fâni, yok olmak üzere iken, beni sonsuz kalıcı ettin. 5- Bugüne kadar sen beni muhafaza ettin, artık ben seni muhafaza ederim.) [Ey Oğul İlmihâli]

  • Fatma Tunca 03 Mayıs 2024 10:37

    Aslında vermek almaktan daha kolay ve içimize huzur veren bi şey. Bi konuya değinmek istiyorum birilerine yardım ettiğiniz zaman o yaptığınız iyiliği unutun siz ona lütfetmiyorsunuz Rabbım ona nasip ediyor sizi aracı kılıyor aslında o kişiler bizlere lütuf teşekkür ederim Erol Bey

  • Mithat Ünver 03 Mayıs 2024 10:31

    Erol Bey Yüreğinize, kaleminize sağlık, çok güzel ve insani bir konuya el atmışsınız.