Yaşlanmaktan değil, başkalarına yük olmaktan korkanların duygularını anlatan anlamlı bir yazı. Onurlu, özgür ve sevgi dolu bir yaşam dileği.
Ama başka bir şeyden korkarım: Yük olmaktan.
Yaşlılığım, başkalarının sabrı pahasına sürsün istemem. Kendime yardım etmenin, sevdiklerimin yüzlerini kırıştıran ve omuzlarını ağırlaştıran bir zorunluluğa dönüşmesini istemem. Ellerimin, yıllardır hissettiğim utançtan daha fazla titrediğini fark etmek istemem.
Yolumun son düzlüğünü onurlu bir şekilde geçmek isterim. Günlerim taze çekilmiş kahve kokusu ve pencereye vuran yağmur sesiyle dolsun. Özgürlüğüm — çok değer vererek kazandığım özgürlüğüm — mutlak bir bağımlılığın esiri olmasın. Yaşlılığım bana ait kalsın.
Bedenim ağrısa da gülmeye devam edeyim, hafızam tökezlese de öğrenmeyi sürdüreyim, gücüm azalsa da sevmekten vazgeçmeyeyim.
Yaşlanmaktan korkmuyorum; sadece kaderin beni, varlığımın sevgimden ağır bastığı bir köşeye hapsetmesinden korkuyorum. Çünkü son nefesim geldiğinde, canlı gitmek istiyorum… ve asla bir yük olarak değil.