Gülmeyi unuttuk utanıyoruz gülmekten.
Mutlu olmayı unuttuk mutlu görünüp utanmaktan yorulduk.
Konuşmayı , konuşacaklarımızı bilmekten utanmaktan yorulduk.
Üzülmekten fırsat bulup güzellikleri unuttuk.
Çevremize, kendimize duyarsız kalmayı unuttuk.
Hayvanların acı çekmesini görüp kendimizden utandık.
Kadınların göz göre göre öldürülmelerine seyirci kalmaktan utandık.
Ormanlarımızın yanmasına çare olamamaktan utandık.
Bu olumsuzlukları toplum olarak yaşayıp çoğaltmaktan yorulduk.
Yarına umutlu bakmayı istememize rağmen umutsuzluğa sürüklenmekten yorulduk.
Çocukların geleceğini düşünüp çare olamamaktan yorulduk.
İnsanların körü körüne robotlaşmış şekilde isyan etmeyişinden yorulduk.
Haksızlıklara adaletsizliklere karşı durup çare olamamaktan yorulduk.
Konuşup konuşup sadece kendimizi dinlemekten yorulduk.
Duyarlı olup duyarsızlığımızı dışa vurmaktan yorulduk.
Günü yaşayıp yarınlara sıcak bakmayışımızdan yorulduk.
Doğarken bize yüklenen misyonumuzu doğru vizyona getiremeyişimizden yorulduk.
Konfor alanlarından çıkamayıp geçici mutluluklardan yorulduk.
İnsanların tahammülsüzlüğünü görüp bunları dile getirememekten yorulduk.
İnsanların egolarını görüp narsistlerin uygulamalarına engel olamamaktan yorulduk.
YORULDUK KISACA
YAŞAMAKTAN ÇOK YORULDUK......
Emel Araz