… Ülke bunlarla dolu

Zanlarla hareket eden,

İçi boş iftiralar düzen,

Goy goydan öteye geçemeyen,

Doğruyla yanlışı ayırt edemeyen,

İyiyle kötüyü birbirine karıştıran,

Nefret diliyle, kinle ağzı salyalı böğüren,

Kalbi kararmış, mühürlenmiş,

Ne dediğini, nereye varacağını bilmeyen,

Temelsiz,mesnetsiz laf kalabalığıyla bir şeyler söylediğini sanan,

Sürekli kaba, küfürlü, hakaret ve ithamlarda bulunan,

Üzerlerine duygu serperek kaşısındakini etkilemeye çalışan,

Sanki anlattıkları doğruymuş gibi şeytani bir zevk duyan,

Dinlemeyen,

Duyduğunu anlamayan,

Yalanı sermaye yapan,

Hak hukuk guguk deyip, zanlarını iftiralarını sermaye yapan,

Soran ama sorduğu sorunun cevabını dinlemeyen,

İlgili bilgi ve belgeleri merak etmeyen, araştırmayan

Sorgulamayan,

Okumayan,

Dinlemeyen,

Önyargılı,

Kesin inançlı,

Tas kafalı,

Kot kafalı,

Man kafalı,

Mankurtlaşmış,

Ne istediğini bilmeyen,

Kutsal değerleri ve gerçekleri itibarsızlaştırarak bir şey yaptığını zanneden,

Böylece bir değer olduğunu, önemsendiğini sanan,

Düştüğü kirli ve zavallı durumun farkında bile olamayan,

Hasta ve problemli olduğuna asla inanmayan,

Gerçeklere kör ve sağır olmuş,

Etrafı için sıkıntı ve problem,

Çözümsüzlüğe doğru koşar adımlarla giden,

İçinde bulunduğu, acınası durumdan habersiz olan,

Sığ ve bön olan bir adamın nasıl bir ruh hali, karakteri vardır ve ona nasıl davranmak gerekir?

İŞTE CEVABI:

Bu Tür Bir İnsanla Karşılaşmak: 

Bir Ruh Hali Analizi ve Yaklaşım Kılavuzu

Profil, oldukça karmaşık ve rahatsız edici bir tablo çiziyor. Bu tür bir kişinin ruh hali ve karakteri, derinlemesine incelenmeyi gerektirir. Ona nasıl yaklaşılması gerektiği ise, hem sizin ruh sağlığınızı korumak hem de duruma en doğru şekilde yanıt verebilmek adına kritik öneme sahiptir.

Bu Karakterin Ruh Hali ve Özellikleri

Bu tanımlamalara göre, karşınızdaki kişi muhtemelen şunları sergiler:

• Paranoid ve Kuşkucu: Zanlarla hareket etmesi, sürekli iftira atması, dış dünyaya karşı temel bir güvensizlik içinde olduğunu gösterir. Herkesi potansiyel bir düşman veya kendisine karşı komplo kuran biri olarak görebilir.
• Derin Bir Yetersizlik Duygusu ve Onay İhtiyacı: "Bir değer olduğunu, önemsendiğini sanan" ifadesi, aslında derinlerde yatan bir yetersizlik hissinin ve kabul görme arzusunun dışavurumudur. Kutsal değerleri itibarsızlaştırma çabası, kendi benlik değerini yükseltme veya başkalarının dikkatini çekme amacı taşıyabilir.
• Narsistik Eğilimler: Anlattıklarının doğru olduğunu sanması ve bundan "şeytani bir zevk duyması", kendi benliğini aşırı yüceltme ve başkalarını manipüle etme eğilimini gösterir. Empati eksikliği ve kendi haklılığına aşırı inanç,narsistik kişilik özellikleridir.
• Akılcı Düşünceden Uzaklaşma ve Bilişsel Çarpıtmalar:"Man kafa", "mankurtlaşmış", "gerçeklere kör ve sağır" tanımları, kişinin mantıklı argümanlara kapalı olduğunu,kendi çarpık inanç sisteminde yaşadığını gösterir. Bilgi ve belgeleri merak etmemesi, araştırmaması, önyargılarının ve kesin inançlarının sorgulanamaz olduğunu düşünmesinden kaynaklanır.
• Sürekli Öfke ve Kin: "Nefretle,kinle ağzı salyalı böğüren", "kalbi kararmış" ifadeleri,kişinin içsel olarak yoğun bir öfke ve kinle dolu olduğunu, bu duyguları sürekli dışa vurduğunu belirtir. Bu öfke, genellikle hayal kırıklıklarından, çözülmemiş travmalardan veya kontrol kaybı hissinden beslenir.
• İletişim Kuramama ve Empati Eksikliği: "Dinlemeyen, duyduğunu anlamayan", "soran ama sorduğu sorunun cevabını dinlemeyen" özellikleri, bu kişinin gerçek bir diyalog kurma yeteneğinden yoksun olduğunu gösterir. Sadece kendi monoloğunu sürdürmek ister ve karşısındakinin duygularını veya bakış açısını önemsemez.
• Manipülatif Davranışlar: "Üzerlerine duygu serperek karşısındakini etkilemeye çalışan",yalanı sermaye yapan" ifadeleri, başkalarını kendi amaçları doğrultusunda kullanma eğilimini gösterir. Duyguları araç olarak kullanır,samimiyetten uzaktır.
• Problem Farkındalığı Eksikliği: "Hasta ve problemli olduğuna asla inanmayan", "düştüğü kirli ve zavallı durumun farkında bile olamayan" durumu, bu kişinin kendi içsel dünyasındaki sorunları görmezden geldiğini veya bastırdığını ortaya koyar. Bu, genellikle psikolojik savunma mekanizmalarının aşırı kullanımıyla ilişkilidir.

Bu Kişiye Nasıl Davranmak Gerekir?

Bu tür bir kişiyle etkileşimde bulunmak zorlayıcı olabilir ve kendi enerjinizi tüketmenize neden olabilir. Yaklaşımınızda şunları göz önünde bulundurmalısınız:

1. Duygusal Mesafe Koymak: En önemlisi, bu kişinin negatif enerjisinden ve manipülatif davranışlarından kendinizi korumaktır. Söylediklerini kişisel algılamayın ve duygusal olarak etkilenmemeye çalışın. Onların öfkesi veya hakaretleri sizinle değil, kendi iç dünyalarıyla ilgilidir.
2. Tartışmaya Girmemek:Mantıklı bir tartışma veya diyalog kurmak neredeyse imkansızdır. Delil sunsanız veya doğruyu anlatsanız bile, duymak istemediği için dinlemeyecektir. Tartışmaya girmek, sadece onun enerjisini besleyecek ve sizi yıpratacaktır. "Boş çuval dik durmaz" misali, bu tür bir tartışma sadece zaman kaybıdır.
3. Sınırlar Çizmek:Kaba, küfürlü veya hakaret içeren söylemlere asla izin vermeyin. Açıkça "Bu şekilde konuşamazsın" veya "Bu tür bir dili kabul etmiyorum" diyerek sınırlarınızı belirtin. Eğer devam ederse, ortamı terk etme veya iletişimi kesme hakkınızı kullanın.
4. Gerçekleri Sakinlikle Belirtmek (Gerekirse): Eğer bir kamuoyu önünde veya üçüncü şahısların olduğu bir ortamda iseniz ve sessiz kalmanız yanlış anlaşılmalara yol açacaksa, sadece gerçekleri, kısa ve öz bir şekilde, duygusuz bir tonla ifade edin. Kanıtlarınız varsa sunun ama tartışmaya girmeyin. Amacınız onu ikna etmek değil, gerçeği ortaya koymaktır.
5. Empati Kurmaya Çalışmamak: Bu kişilere karşı aşırı empati kurmaya çalışmak sizi tüketecektir. Çünkü onların empati eksikliği, sizin çabanızı anlamalarına veya takdir etmelerine engel olur. Odak noktanız, kendinizi korumak olsun.
6. Uzak Durmak veya İlişkiyi Kesmek: Eğer bu kişi hayatınızda kritik bir rol oynamıyorsa ve mecburi bir ilişkiniz yoksa, en sağlıklı seçenek uzak durmak veya ilişkiyi tamamen kesmektir. Kendi ruh sağlığınız her şeyden önemlidir.
7. Yasal Yollara Başvurmak (Gerekirse): Eğer hakaretler veya iftiralar belirli bir seviyeyi aşarsa ve yasal haklarınızı ihlal ediyorsa, ilgili yasal yollara başvurmaktan çekinmeyin. Bu, sadece kendinizi korumakla kalmaz, aynı zamanda bu tür davranışların bir bedeli olduğunu da gösterir.

Bu tür bir kişi, genellikle kendi içsel acılarıyla boğuşur ve bu acıları dış dünyaya yansıtır. Ancak bu, onların davranışlarının kabul edilebilir olduğu anlamına gelmez. Kendinizi korumak ve bu zehirli enerjiye maruz kalmamak, sizin önceliğiniz olmalıdır.

Bu kişi, hemahlaki hem de ruhsal bir çöküşüyaşayan, Kur’an’ın deyimiyle "kalbi kararmış, kulakları tıkanmış, gözü perdeyle örtülmüş" bir insan tipidir. Bu kişilik hali Kur’an’da çok güçlü ifadelerle tanımlanır.

Bunu hem Kur’an ışığında hem de psikolojik ve ahlaki yönleriyle birlikte anlamaya çalışalım:

BÖYLE BİR KİŞİNİN RUH HALİ NEDİR?

1. Zanla hareket eden, iftira atan

“Zandan sakının; çünkü zannın bir kısmı günahtır...”
(Hucurât, 12)

Gerçek bilgi olmadan hüküm veren kişi, baştan sapmıştır. Kur’an’a göre zan bilgi değil, sorumluluk doğuran bir günahtır.

2. Hakaret,küfür, iftira, bağırıp çağırma içinde olan

“Yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Çünkü sen ne yeri yarabilir ne de dağlara ulaşabilirsin!”
(İsrâ, 37)

Bu kibirli, saldırgan dil, aslında aşağılık kompleksinintezahürüdür. Kendini bastırılmış hisseden, ruhsal dengesi bozuk kişi, sesiyle egemenlik kurmaya çalışır.

3. Şeytani zevk duyan, duygu sömürüsü yapan

“İnsanlardan kimi vardır ki, sözünün süslüsüyle seni dünya hayatı hakkında etkiler... Oysa kalbinde düşmanlık vardır.”
(Bakara, 204)

Bu kişiler konuşurken, “etkileyici görünmek” ister. Ama kalplerinde fitne ve haset vardır. Duygusal manipülasyon onların en büyük silahıdır.

4. Dinlemez,anlamaz, küfrü hak etmiş gibidir

“Kalpleri vardır ama anlamazlar, gözleri vardır ama görmezler, kulakları vardır ama işitmezler. Onlar hayvanlar gibidir; hatta daha da aşağıdırlar.”
(A’râf, 179)

Allah’ın bu tarif ettiği kimseler, basiretini kaybetmiş, sadece fiziksel olarak yaşayan ama ruhen ölükimselerdir.

BU KİŞİNİN KARAKTER ANALİZİ:

PEKİ ONA NASIL DAVRANMALI?

1. Sakin kal, seviyesini belirlemesine izin verme                                                                                                                                                                                              “Cahiller onlara laf attığında ‘Selam’ deyip geçerler.”(Furkan, 63)

2. Delilsiz tartışma içine girme, uzaklaş

“Boş sözlerden yüz çevirirler.”(Mü’minûn, 3)

“Bilmediğin şeyin peşine düşme...”(İsrâ, 36)

3. Zehirli diline cevap verirsen seni de bozar

“Ey iman edenler, bir topluluk başka bir toplulukla alay etmesin...”(Hucurât, 11)

Cevap verdiğinde senin de seviyeni indirir. O batakta çırpınan biriyle güreşen, sonunda kirlenir.

4. Öğüt ver, yumuşak söyle, ama sabır sınırını aşarsa terk et

“(Ey Muhammed) Sen ancak bir öğütçüsün. Onlara zor kullanacak değilsin.”(Ğâşiye, 21-22)

BU KİŞİLERE NE YAPMAMALI?

• Yalvarmak, zayıflık göstergesidir
• Delil sunmak, anlamayanı daha da inatçı yapar
• Tartışmaya devam etmek, ruhunu kirletir
• Onun gibi konuşmak, seni de aşağı çeker

SON SÖZ:

Bu kişilik tipiyle ilgili en özlü tanımı Kur’an verir:

“Kalplerine mühür vurulmuştur, artık anlamazlar.”(Bakara, 7)

Böyle biriyle muhatap olan kişiye Kur’an’ın tavsiyesi nettir:
“Sen doğru ol, sabret ve zalimlerle birlikte olma.”

ZEHİRLİ RUHLARDAN KENDİNİ KORU!

Kur’an’la uyarı, akılla savunma, sabırla duruş!

Toplumumuzun kalbini kemiren, aklı bulandıran,diliyle fitne saçan bir tiple karşı karşıyayız:

Sürekli zanlarla konuşur
Delilsiz iftiralar atar
Küfürle, hakaretle boğar
Kendisini “haklı”, karşısındakini “yalancı” göstermeye çalışır
Yalana duygu serperek inandırıcılık kazandırır
Kalbi kinle mühürlenmiş, ağzı şeytanca lafla kirlenmiştir
Herkesi itham eder ama aynaya hiç bakmaz
En tehlikelisi: Söylediklerine kendisi bile inanır!

Kur’an Bu Tipi Böyle Tanımlar:

“Kalpleri vardır ama anlamazlar, kulakları vardır ama işitmezler,gözleri vardır ama görmezler. Onlar hayvanlar gibidir, hatta daha sapıktırlar!” (A’râf, 179)

“İnsanlardan kimi vardır ki, dünya hayatı hakkında sözünün süslüsüyle seni etkiler... Oysa o, düşmanlığın en yamanıdır.” (Bakara, 204)

“Zandan çok sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin gizlisini araştırmayın. Birbirinizi arkanızdan çekiştirmeyin.” (Hucurât, 12)

“Onların kalpleri vardır ama kavrayamazlar...” (Enfal, 22)

Peki Ne Yapmalı?

Onun seviyesine inme
Delilsiz konuşmalarına cevap verme
Kendi duruşunu sabır ve vakar ile koru
Kur’an’la bak, Kur’an’la konuş
Seni düşürmek istediği bataklığa adım atma

“Cahiller laf attığında ‘Selam’ deyip geçerler.”(Furkan, 63)

Ey Dost!

Bu tipler bir kişiden öte, bir karakter tipidir.
Zamanla fikir bulaşıcı olur, kalpler kirlenir, toplum yozlaşır.

Zihinler iftira ile,
Kalpler nefretle,
Ahlaklar küfürle bozulur...

Kendini ve toplumu korumak için:

Bilmeden konuşma

Bileni dinle

Zandan uzak dur

Sabırlı ol

Hakaretle değil hikmetle konuş

Çünkü hakikat sesini yükseltmeden de kazanır.

Dua ile bitirelim:

“Rabbimiz! Kalplerimizi eğrilikten koru. Bize doğruyu göster. Sabrımızı artır. Hakkı hak bilip ona uymayı, batılı batıl bilip ondan sakınmayı bize nasip et.”
(Ali İmran, 8 ve diğer duaların özeti)

Önyargıyı bırak, sorgula.

Unutmayın ki,

… önyargısız ve samimiyetle

Sorgularsanız,

Gerçeğin bilgisi (hikmet) size sunulur …

Bu yolculukta sizlere rehberlik edecek olan, kalbinizin sesi ve aklınızın ışığıdır.

erolyazıcı / abbeyt ♥️

07.06.2025, cumartesi

Siz ne düşünüyorsunuz?

Fikrinizi bizimle paylaşın,

Yorumlarınız başka gönüllere ışık olsun.

Yorumlarınızı aşağıya bekliyoruz.

Teşekkürler,saygılar…