Hepimiz hayatın hızında bir robot gibi çalışıyor kendimize hiç zaman ayıramıyoruz.
Farkındamıyız acaba?
Neyi yetiştireceğiz, kime yetişeceğiz bilmeden durmadan koşturuyoruz.
Bu yıllar içerisinde de zihnimizde yarattığı yorgunluk bedenimize yansımakta.
Bu da zamanla ağrılarla isteksizlerle bunalmış güvensiz olarak günleri karşılamaktayız.
İşte bu yüzden yavaşlamak lazım diyorum önce beyni sonra bedeni.
Hepimiz kendi bedenlerimizden sorumluyuz kimse kimsenin bedeninden anlamıyor çünkü.
Ne kadar Şikayet etsen karşındaki kişi bunu algılaması mümkün olmuyor tabiki sende onunkini.
Bu yüzden herkes kendinin ne istediğini bilmek zorunda kimseye de hesap vermek zorunda değil.
Zaman istenmeyen hızla akıp giderken kimse kimsenin umurunda olmaz iken sen kendini sadece bedeninden sorumlu hissetmek zorundasın.
Sana verilen bu bedene ruhunla beraber yaşadığın bu hayatında sahip olmak şükretmek istediğin gibi bakmak değerlendirmek zorundasın.
Evet bu yüzden işte yavaşlamak zorundasın çünkü hiçbir yere yetişmek gibi amacın, çaban olmamalı yeterince uyguladın zaten.
Hayat senin, sense sadece kendi bedenindesin.
ŞİMDİLİK......
Sevgiyle kendinde kal.
Emel Araz