Gittiler, Yûsuf’la beni kuyuya atıp,
Yûsuf atana şaştı, ben de şaşıyorum!
Ne tutup çeken var kolumdan ne de bir dip,
Yûsuf çoktan çıktı, ben hâlâ düşüyorum!
Eyyüp gibi olmasa da dert ve kurt sardı,
İçime attıklarım ile şişiyorum!
Kalbim gizli kızılcık şerbeti kusardı,
Ben açıktan figân edip kan işiyorum!
İbrâhim de kurtuldu düştüğü âteşten,
Ben hâlâ serâpâ yanıyor, pişiyorum!
Âteş toplayıp tüm volkan, yıldız, güneşten,
Koynuma sokuyor da yine üşüyorum!
Çok oldu gideli örümcekle güvercin,
Sıddîk’i sokan yılanla dertleşiyorum!
Faydası yok hiçbir ümit, merhem, ilâcın,
Yara ve derdimi kanatıp deşiyorum!
Yûsuf sultân oldu, ben kuyudayım hâlâ!
Hâlâ bir gün çıkma ümîdi taşıyorum!
Kardeşler kavuştu, canla cânân muammâ,
Ben, yarı ölü yarı diri yaşıyorum!
Ümit çiçeği toplayıp da gam bağımdan,
Şevk ve özenle dört bir yana döşüyorum!
Kan ve ter damlayarak baş ve ayağımdan,
Ya kederli ya mutlu sona koşuyorum!
“Belki ererim!” diye erilmez murâda,
Umman ve çöller, dağ ve bayır aşıyorum!
Anladım çâresi yok derdimin burada,
Dünyâ’yı terk edip de Arş’a taşıyorum!
Dilime pelesenk oldu “gel artık!” virdi,
Çektikçe haz alıyor, müthiş coşuyorum!
Hayal dükkânını gerçek fili devirdi,
Çâresiz şekilde başımı kaşıyorum!
NOTLAR:
*Nasîp olursa; 2025 yılı Eylül ayında, 1 adet şiir ve 1 adet makâle serisi olmak üzere 2 adet kitap yayınlanması plânlanmaktadır.
*"Sanat, Hak ve halk içindir!" düstûruyla yazmaya çalıştığım yazı ve şiirlerime yorum yapmak sûretiyle sağladığınız katkı için çok teşekkür ederim!
a-b-a-b kafiye vezniyle yazılmış, 13'lük hece ölçüsüne sadık kalınmış, bunlar edebî anlamda güzel. Biraz anlatımda boğukluk var. Mesela; "Umman ve çöller, dağ ve bayır aşıyorum" dizesinde gereksiz "ve" ler yerine birleştirip şöyle mi yapılsaydı? : "Ummanla çöller, dağ bayırlar aşıyorum". Çoğula çoğulla devam edilmiş de olurdu.
SABREDEN DERVİŞ SONUNDA ERMİŞ MAŞUKUNA