… insanlığın kurtuluşu

… insanlığın kurtuluşu

 İSLAM'DIR


Dünyada Yaşanan Son Olaylar İnsanlığa Gösterdi ki:

İSLAM – İNSANLIĞIN TEK KURTULUŞU VE YENİ BİR BAŞLANGIÇTIR

 

Tarih, insanlığa pek çok sistem sundu.

Kapitalizm umut sattı ama eşitsizlik doğurdu.

Komünizm adalet vaadiyle geldi ama özgürlüğü boğdu.

Laiklik, dini dışladı; teknoloji,ruhu unuttu.

 

Dünyanın dört bir yanında yaşanan olaylar, insanlığın içinde bulunduğu derin çıkmazı gözler önüne seriyor.

 

Kaos, adaletsizlik,merhametsizlik ve savaşlar, bize gösterdi ki arayış içinde olduğumuz huzur ve mutluluğun tek adresi İslam.

 

Bugün insanlık, her zamankinden daha fazla yalnız, daha çok kayıp, daha derin bir boşlukta.

 

Ve yaşanan son olaylar artık apaçık ilan ediyor:

Yol bitti. Sistemler çöktü. İdeolojiler iflas etti.

Gerçek insanlık, tüm erdemleriyle, ancak İslam'ın rehberliğinde mümkün.

 

İnsanlık yeni bir nefese, hakiki bir yola muhtaç.
İnsanlık İSLAM’A MUHTAÇ.

 

“Fitneler gecenin karanlığı gibi çöktüğünde, kim İslam’a sarılırsa kurtulur.”
(Hz. Muhammed SAV – Müsned, Ahmed b. Hanbel)

 

Dünyada ardı ardına patlak veren savaşlar, adaletsizlik, ekonomik çöküşler, çevre felaketleri ve ahlaki çürüme;insanlığın, içinde bulunduğu derin krizi çıplak bir şekilde ortaya koydu. Artık anlaşılıyor ki, insan eliyle kurgulanmış sistemler iflas etti. İnsanlık bir yol ayrımında:

Ya tükeniş ya diriliş...

 

Bu dirilişin adı: İSLAM.

Tek yol İslam.

Tek kurtuluş İslam

 

İSLAM: SADECE BİR DİN DEĞİL, BİR HAYAT SİSTEMİDİR

İslam'ın Temel Değerleri ve Evrensel Çekiciliği,

 

“Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim, size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam’ı seçtim.(Maide, 5/3)

 

İslam; yalnızca bireyin ruhunu, ibadet dünyasına değil, toplumun yapısını, tüm katmanlarına yön verir. Ekonominin işleyişini, siyasetin ahlakını, hukukun temelini, ailenin dirliğini, çevre, bilimin yönünü şekillendirir.

 

Her şey için bir denge, bir rehberlik sunar.

 

İslam, sadece bir inanç sistemi değil, aynı zamanda hayatın her alanına yön veren, kapsayıcı bir yaşam biçimidir. İslam'ın özünde yatan değerler, evrenseldir ve tüm insanlığa hitap eder:

 

Bir medeniyet, bir ahlak, bir sistemdir.

 

Neden mi?

Çünkü İslam’da:

 

  • İyilik (Birr) var: İslam, her türlü hayırlı işe teşvik eder,komşuluk ilişkilerinden küresel yardımlaşmaya kadar iyiliği yaymayı emreder.


“İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik;Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitaba, peygamberlere inanan... ve malını,Allah’ı severek yakınlarına, yetimlere, yoksullara... veren kimsenin iyiliğidir.” (Bakara, 2/177)

 

  • Güzellik (İhsan) var:İslam, hem estetik, maddi hem de ahlaki, manevi güzelliğe değer verir. Sanatta, ahlakta, doğada ve insani ilişkilerde güzelliği aramayı öğretir.

Sanatta, ahlakta, doğada ve insani ilişkilerde güzelliği aramayı öğretir.


“İhsan, Allah’ı görüyormuş gibi yaşamandır. Sen O’nu görmesen de O seni görmektedir.”(Buhari, İman, 37)

 

·      Adalet var: İslam, bireyler ve toplumlar arasında mutlak adaletin tesisini hedefler. Kim olursa olsun, her türlü ayrımcılığı reddeder ve hakkaniyetin savunucusudur. Din, dil, ırk gözetmeden haklıya hakkını verir.


“Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun... Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletsizliğe itmesin...”(Maide, 5/8)

 

·      Merhamet, şefkat var: Yalnızca insanlara değil,hayvana, doğaya tüm canlılara karşı merhametli olmayı öğütler.

Peygamber'in (SAV) hayatı, şefkatin en yüce örnekleriyle doludur.


“Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.”(Enbiya, 21/107)

 

  • Yardımlaşma var: İslam toplumu, karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma üzerine kuruludur. İhtiyaç sahiplerine el uzatmak, zekât ve sadaka gibi ibadetlerle teşvik edilir. Sadece devlet değil, toplum bireyleriyle el ele.

 

“Birbirinize merhamet edin ki Allah da size merhamet etsin.” (Tirmizi,Birr, 16)

 

·      Barış var: Savaş değil, sulh esastır. Kardeşlik, temel ilkedir. İslam'ın kelime anlamlarından biri de barıştır. İslam, savaşı son çare olarak görür ve kalıcı barışı, huzuru ve güvenliği hedefleyen bir dindir.


“Eğer onlar barışa yanaşırlarsa, sen de yanaş. Allah’a güven...” (Enfal,8/61)

 

 

NEDEN İSLAM? SORULARIN CEVABI BURADA

NEDEN İSLAM? HER ŞEYİN CEVABI ORADA

 

İslam'ın Hayata Kapsamlı Yaklaşımı:

 

 

Adalet mi arıyorsun?

İslam’da tarafsız, ilkesel bir hukuk sistemi var.İslam’da zengine ayrı, fakire ayrı hukuk yok. “Adalet mülkün (toplumun) temelidir.”

 

Ahlak mı istiyorsun?

“Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.” (Hadis)

 

Doğaya saygı mı arıyorsun?

Ağaç dikmeyi sadaka sayan,karıncayı bile incitmeyen bir din...

 

Ailede sevgi mi arıyorsun?

Sağlam Bir Aile Yapısı

Aile mi dağılıyor?


İslam’da merhamet, sadakat ve görev bilinci var.

İslam'da aile, toplumun temel taşıdır.

Kadın ve erkeğin karşılıklı hak ve sorumluluklarının belirlendiği, şefkat,sevgi ve saygıya dayalı bir aile yapısı teşvik edilir.

Ebeveynlere saygı, çocuklara merhamet ve eşler arası denge, İslam'ın aile anlayışının merkezindedir.

Çocukların eğitimi, ahlaki gelişimi ve topluma faydalı bireyler olarak yetiştirilmesi, aile içerisinde başlayan birincil görevlerdir.

Bu sağlam temel, toplumsal huzurun ve istikrarın anahtarıdır.

 

“Eşleriniz sizin örtünüzdür, siz de onların örtüsüsünüz.”(Bakara,2/187)

 

İSLAM’IN EKONOMİ SİSTEMİ: ADALET VE PAYLAŞIM TEMELLİ BİR MODEL

 

“Allah, alışverişi helal, faizi haram kıldı.” (Bakara,2/275)

 

Modern kapitalist sistemlerin açlık, yoksulluk, borç sarmalı ve servet eşitsizliği doğurduğu bir dünyada,İslam ekonomik adaletin rehberliğini sunar.

İslam’ın ekonomi anlayışı; kazancın helal, servetin paylaşılır, toplumun ise dengeli olması esasına dayanır.

 

Temel İlkeler:

  • Faiz (riba) yasağı: Faizsiz ekonomi, borç köleliğini ortadan kaldırır.
  • Zekât ve sadaka: Servet adaletli dağıtılır, toplumsal dayanışma sağlanır.
  • İsraf yasağı: Tüketim çılgınlığı değil, bilinçli harcama teşvik edilir.
  • Çalışma ve üretim: Tembellik kınanır, helal kazanç övülür.

 

“Hiç kimse, elinin emeğiyle kazandığından daha hayırlı bir rızık yememiştir.” (Buhari, Büyû, 15)

İslam, insanı sermayenin kölesi değil, üretimin efendisi yapar.

Ekonomi, Aile ve Bilim

Ekonomik kriz mi yaşıyorsun?
Ekonomik çözüm mü arıyorsun?

Adil Bir Ekonomik Sistem

Faizi haram kılar, zekâtı emreder,paylaşımı esas alır.

İslam'ın insanlığa sunduğu sadece manevi bir rehberlik değildir; aynı zamanda ekonomik, sosyal ve bilimsel alanlarda da eşsiz bir düzen sunar.

 

İslam ekonomisi, faizsiz, sömürüsüz ve adaletli bir yapıyı esas alır.

 

Zekât, sosyal adaleti sağlayan en önemli mekanizmalardan biridir; zenginlerden alınıp fakirlere dağıtılarak servetin belirli ellerde toplanmasını engeller.

 

Faizin yasaklanması, ekonomik istikrarsızlığa ve haksız kazanca karşı bir kalkan görevi görürken, helal ticaret prensibi şeffaflığı ve dürüstlüğü teşvik eder.

 

İslam, kaynakların israfını ve aşırı tüketimi kınar, dengeli ve sürdürülebilir bir ekonomik yaşamı destekler.

 

Bugün psikolojik çöküntü mü yaşıyorsun?
İslam'da sabır, dua ve tevekkül var.

 

Kimlik mi kayboldu?
İslam’da insanı yücelten onurlu bir duruş var.

 

Böylece, herkesin refah içinde yaşayabileceği bir ortamın temelleri atılır.

 

Sorunun ne olursa olsun, cevabı İslam’dadır.
Yeter ki önyargısız sorgula.

 

Bilimsel Gelişmeye Katkılar ve Akılcılık

Kur'an-ı Kerim, insanı düşünmeye, akıl yürütmeye ve evreni incelemeye teşvik eder.

İslam medeniyeti, altın çağında astronomiden tıbba, matematikten kimyaya kadar birçok bilim dalında çığır açan keşiflere imza atmıştır.

İslam bilginleri, gözlem, deney ve mantık ilkelerini benimseyerek modern bilimin temellerini atmışlardır.

İbn Sina, El-Harizmi, Biruni gibi isimler, sadece kendi dönemlerine değil,tüm insanlık tarihine ışık tutmuşlardır.

İslam, bilimin ilerlemesini bir ibadet olarak görmüş, akıl ve vahiy arasında bir çelişki olmadığını öğretmiştir.

 

Ve bu değerlerin hepsi birden varsa:
Orada ancak İSLAM vardır.

 

İnsanlığın aradığı huzur ve mutluluk, tüm bu değerlerin birleşiminde, yani İslam'la mümkün.

 

GERÇEK OLAYLAR: İSLAM’IN GÜCÜNÜ GÖSTEREN YENİ MÜSLÜMANLAR

Fransa’dan Lisa’nın Hikâyesi

Paris’te üniversite öğrencisi olan Lisa, Filistin’de yaşanan olaylar sonrası İslam’ı araştırmaya başladı. Okudukça huzur buldu. Kur’an’ın adalet çağrısı, Peygamber’in merhameti onu etkiledi. Ve bir gün, “Allahu Ekber” diyerek Müslüman oldu. Şimdi sosyal medya hesabında şunu yazıyor:
“Batı bana özgürlüğü vaat etti, İslam bana huzuru verdi.”

 

Brezilya’dan Joao’nun Dönüşü

Uzun yıllar maneviyattan uzak yaşayan bir gençti. Bir Müslümanın ahlakı onu etkiledi. Kur’an okudu,sorguladı, gözyaşları içinde kelime-i şahadet getirdi. Bugün mahallesinde Müslümanlara iftar dağıtan gönüllü biri oldu.

 

"Onlar, iman edenlere bakar ve şöyle derler:

‘Keşke biz de onlar gibi olsak…’"(Mutaffifin,83/29)

 

 

AKIN AKIN, SEL SEL, MERHABA İSLAM

 

“Allah dilediğini hidayete erdirir. Allah’ın hidayete erdirdiğini kimse saptıramaz.”(Zümer, 39/37)

 

Yeni Müslümanlar;

  • Sadece bir dine girmiyorlar,
  • Hayatlarını yeniden inşa ediyorlar.
  • Ahlakla,özlemle, bilinçle, arınarak...

 

Ve onlar artık bize örnek oluyor!
Bizden daha çok Kur’an okuyor, daha içten dua ediyor,

İslam’ın güzelliğini dünyaya duyuruyorlar.

 

Ve insanlık İslam’a koşuyor.

Yeni Müslümanların Yükselişi: Gerçek Bağlılığın Gücü

 

Son zamanlarda tüm dünyada gözlemlediğimiz bir fenomen var:

İslam'a akın akın koşan yeni Müslümanlar.

 

Onlar, İslam'ı sadece bir kimlik beyanı olarak değil, hayatlarına tam anlamıyla hâkim kılmak için içtenlikle, aşkla ve gerçek bir bağlılıkla seçiyorlar.

 

Bu yeni Müslümanlar, belki de İslam'ı dünyaya yeniden tanıtacak ve onun evrensel mesajını tüm açıklığıyla yayacak olanlardır.

 

Çünkü onların İslam'a olan özlemi, samimiyetleri ve yaşama arzuları, eski Müslümanlara bile ilham veriyor,imrendiriyor.

 

Onlar görüyorlar ki, akla gelen gelmeyen her şeyin en iyisi, en doğrusu için tek gerçek adres İslam'dır.

 

İslam, sadece ruhani bir yolculuk değil, aynı zamanda insanın kendini,evreni ve Yaradan'ını anlamasına yardımcı olan, kapsamlı bir yaşam kılavuzudur.

 

Her sorunun cevabını, her arayışın karşılığını İslam'da buldukça, hayatları adeta yeniden şekilleniyor.

 

Dolu dolu,

Ve öyle özel bir durum söz konusu

 

KENDİLERİNİ YENİDEN İNŞA EDİYORLAR.

Bu insanlar, İslam’ı sadece bir inanç değil;
bir ışık,
bir rehber,
bir kurtuluş kapısı olarak görüyorlar.

Ve ne garip ki:
Yeni Müslümanlar, eskilere örnek oluyor.
Onların heyecanı, aşkı, bağlılığı bizlere bile şunu hatırlatıyor:
Biz İslam’ın ne büyük bir hazine olduğunu unutmuşuz!

Ey yeni Müslüman kardeşim,
Sana selam olsun.
Sen, insanlığın hakikate yönelişinin sembolüsün.
Senin arayışın, bize unuttuklarımızı hatırlattı.

 

“Ey insanlar! Biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve sizi kavim kavim, kabile kabile kıldık ki tanışasınız. Allah katında en üstün olanınız, O’na karşı en çok takva sahibi olanınızdır.”(Hucurât, 49/13)

 

YENİ MÜSLÜMANLAR: GERÇEK UYANIŞIN MÜJDECİLERİ

Bugün Avrupa’dan Amerika’ya, Afrika’dan Asya’ya kadar bir şey oluyor. Binlerce insan, önyargıları yıkarak İslam’a yöneliyor.

Artık kelime-i şahadet sadece dillerde değil, kalplerde yankılanıyor.

Onlar İslam’a;
Kimlikte bir kelime olarak kalması için değil!
Hayatlarına hâkim olsun diye giriyorlar.

Onlar, sadece bir din değiştirmiyor…

 

MERHABA İSLAM, MERHABA YENİ KARDEŞLERİM!

Bu ruhani uyanışın bir parçası olmak sadece bir tercih değil hem bizler için hem de tüm insanlık için büyük bir fırsattır. Bir sorumluluk, bir şeref, bir kurtuluş vesilesidir.

İslam'a yönelen, kalplerini hakikate açan tüm yeni Müslüman kardeşlerimize selam olsun.

Onların içtenlikleri ve kararlılıkları, İslam'ın evrensel ve zamansız mesajının gücünü bir kez daha kanıtlıyor.

 

Yeni Müslüman kardeşlerimiz,
Siz sadece kendiniz için değil,
bütün insanlık için bir umut ışığısınız.
Selam olsun size!

 

SON ÇAĞRI: ÖNYARGISIZ SORGULA, GERÇEĞİ BUL

İslam korkulacak değil,
Tanındıkça âşık olunacak bir yoldur.

“Kim Allah’a yönelirse, O da ona yollar açar.” (Talâk, 65/2)

 

 

KADINA BAKIŞ: İSLAM’DA KADIN ONURDUR, EMANETTİR

“Ben size iki şey bırakıyorum;onlara sarıldığınız sürece asla sapmazsınız: Allah’ın Kitabı ve sünnetim.” (Hadis)

İslam gelmeden önce kadının adı yoktu; köleydi, miras bile olabiliyordu. İslam geldi ve kadını ayağa kaldırdı:

Kur’an’da Kadın:

  • “Kadın ve erkek eşittir”:

“Erkek olsun kadın olsun; kim mümin olarak salih amel işlerse ona hoş bir hayat yaşatacağız.” (Nahl, 16/97)

  • “Kadın eğitimde önceliklidir”:

“İlim talep etmek her Müslüman erkek ve kadına farzdır.” (İbn Mace, Mukaddime, 17)

  • “Ana cennet kapısıdır”:

“Cennet, annelerin ayakları altındadır.” (Nesai,Cihad, 6)

İslam’da kadın korunur, eğitilir,yüceltilir. Kadın, toplumun omurgasıdır.

 

BİLİME KATKISI: İSLAM MEDENİYETİNİN ALTIN ÇAĞI

“Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”(Zümer, 39/9)

İslam sadece kalbe değil, akla da hitap eder. Kur’an 750'den fazla ayetle düşünmeyi, araştırmayı, gözlemlemeyi teşvik eder.

Bilimsel Gelişmelerin Öncüsü Olan Müslümanlar:

  • İbn Sina: Modern tıbbın temellerini attı.
  • El Harezmi: Cebirin babasıdır.
  • Biruni: Yerçekimi ve dünyanın dönüşüyle ilgili çalışmalar yaptı.
  • İbnü’l Heysem: Optiğin ve deneysel bilimin kurucusudur.

Avrupa Rönesansı, İslam’ın bilim mirasına borçludur. Çünkü İslam’ın ilk ayeti bile bunu söyler:

“OKU!” (Alak, 96/1)

 

DOĞA İLE İLİŞKİ: EMANET BİR DÜNYANIN SORUMLULUĞU

“Yeryüzünde bozgunculuk yapmayın,imar edin.” (Bakara, 2/11)

İslam’a göre doğa, insanın malı değil; Allah’ın mülkü ve kulun emanetidir. Bu yüzden Müslüman:

  • Ağaç diker.

“Kıyamet koparken bile elinde bir fidan varsa onu dik.”(Hadis)

  • Hayvana merhamet eder.

“Bir kadının, bir kediye eziyet ettiği için cehennemlik olduğu” anlatılır.

  • Suyu,toprağı, havayı israf etmez.

“Akan nehirden bile abdest alsan, israf etme!”(İbn Mace, Taharet 48)

Bugünün çevre krizlerine karşı, en sağlam çözüm yine İslam’dadır.

 

SONUÇ: BİR HAYAT SİSTEMİ OLARAK İSLAM

İslam sadece ahiret için değil,dünya için de bir kurtuluştur. Sadece camide değil, çarşıda-pazarda,laboratuvarda, evde, adliyede, tarlada, ekranda yaşanmalıdır.

Adalet İslam’dadır
Huzur İslam’dadır
Bilim, sanat, ekonomi, ahlak İslam’dadır
Gelecek, ancak İslam’la mümkündür

 

VE BÜTÜN DÜNYA GİDEREK ŞUNU FISILDAMAYA BAŞLADI:

 

“La ilahe illallah, Muhammedün Resulullah”

 

“Eğer onlar (hakikati) bilselerdi, yere kapanırlardı.” (İbn Mâce, Mukaddime, 13)

 

TEK YOL İSLAM, TEK KURTULUŞ İSLAM

İyilik = İslam
Güzellik = İslam
Adalet = İslam
Şefkat = İslam
Yardımlaşma = İslam
Barış = İslam

Ve bu nedenle, insanlığın kurtuluşu sadece ve sadece İSLAM’LA MÜMKÜNDÜR.

Merhaba İslam.
Merhaba hakikat.
Merhaba yeni kardeşlerim!

Ve belki de İslam’ı dünyaya onlar hâkim kılacak

Çünkü İslam’a, aşkla

Özlemle,

Gerçek bir bağlılıkla,

İçtenlikle,

Yaşamak için giriyorlar.

Görüyorlar ki,

 

 

ÖNYARGILARI BIRAK, HAKİKATİ DİNLE

Ey insanlık,
Sana yüzyıllardır yalan söylediler.
İslam'ı terörle, baskıyla, geri kalmışlıkla eşleştirdiler.
Ama bugün tüm dünya görüyor ki:

İslam = Merhamet
İslam = Bilgelik
İslam = Medeniyet
İslam = Gelecek

Sorgulayan kazanır.
Samimi olan bulur.
Arayan mutlaka ulaşır.

 

 

SON SÖZ: TEK YOL, TEK ÇIKIŞ, TEK HAKİKAT: İSLAM

Gerçek kurtuluş,
Gerçek mutluluk,
Gerçek insanlık,
Sadece ve sadece İslam'la mümkündür.

Bugün kalbini açan kurtulur.
Yarın geç olabilir.

Merhaba İslam.
Merhaba Gerçek Hayat.
Merhaba Hakikat.

 

 

Önyargıyı bırak, sorgula.

Unutmayın ki,

… Önyargısız ve samimiyetle

SORGULARSANIZ,

Gerçeğin bilgisi (hikmet) size sunulur …

 

Bu yolculukta sizlere rehberlik edecek olan, kalbinizin sesi ve aklınızın ışığıdır.

 

erolyazıcı / ABBEYT ♥️

02.06.2025, pazartesi

 

 

Siz ne düşünüyorsunuz?

Fikrinizi bizimle paylaşın,

Yorumlarınız başka gönüllere ışık olsun.

 

Yorumlarınızı aşağıya bekliyoruz.

Teşekkürler,saygılar…

 



 



 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.