Öğrenciler o yılın ders programlarında yeni bir ders olduğunu fark ederler.
Dersin adı mantıktır ve derse yaşlıca bir profesör girecektir.
Nihayet ilk mantık dersi başlar.
Öğrencilerden biri söz isteyerek:
─ Sayın profesör, mantık bize ne öğretir? Lütfen her şeyden önce bize bunu anlatır mısınız, ricasında bulunur.
Profesör, kendisine merakla ve şüpheyle bakan öğrencilerine:
─ Mantık dersinin insanların düşüncesine yaptığı etkiyi açıklamak biraz güçtür.
Onun için bunu size bir örnekle açıklamak istiyorum, der.
─ Farz edin ki maden ocağından iki insan çıkıyor. Birisinin üzeri tertemiz, diğerinin ise kömür karası içinde… bunlardan hangisinin yıkanması lazımdır?
Öğrenciler hiç tereddüt etmeden:
─ Elbette kirlisi, diye cevap verirler.
Profesör tebessüm ederek:
─ İşte evlatlarım mantık bu soruya cevap vermeden önce şunu sorar:
Nasıl olur da bir maden ocağından çıkan iki kişiden birinin üzeri tertemiz iken diğerininki kirli olabiliyor?
KISSADAN HİSSE;
Akıl ve kalp ,mantık ile cevaplanan her sorunda örtüşmesi zor olabilir,bunun için mantıklı olan cevapları akıl süzgecinden geçirerek kalp rotası ile yürütmeyi becerebilmektir.
VESSELAM
ADNAN KESİK