Çünkü yeryüzünde debelenenlerin Allah katında en kötüsü, gerçeği akıllarına koymayan o sağır ve dilsizlerdir.
ENFÂL 22.
Allah’a inanmayan,
Peygamberlere saygı duymayan,
Kur’an’ı küçümseyen,
Şeytani şeylere koşan,
İyiliği engelleyen,
Haramları seven,
İnsanları alçaltarak yükselmeye çalışanlar,
Gerçekleri gördükleri, bildikleri halde inatçılık ederek, inkâr edenler,
Kendisine güvenen insanları, satanlar,
Kibirliler,
Yalancılar,
Adaletsizler,
Cimriler,
Korkaklar,
Asalaklar, gayret etmeksizin, başkalarının üstünden geçinen tembeller,
Alçaklığa saplanan ve hevasının ardına düşen yaratıklar.
Dinden rahatsız olanın örneği de dilini uzatmadan rahat edemeyen köpek gibidir.
Nasıl ki köpek, üzerine varsan da hali üzerine bıraksan da dilini uzatmadan rahat edemezse mürtet de hali üzerinde bıraksan da üzerine gitsen de çıktığı dine dil uzatmadan rahat edemez.
Vicdanlarının verdiği huzursuzluktan kurtulmak için çıktıkları dinin yanlış olduğunu ispat etmeye uğraşırlar.
Köpeğin dil uzatması hakiki manada, mürtedin dil uzatması ise mecazi manadadır.
"En alçak insan" ifadesi genellikle ahlâkî anlamda, karakter bakımından en düşük seviyede olan kişiyi tarif eder.
Bu sıfatların ne kadar çirkin ve insanı felakete sürükleyici olduğunu görelim:
En Alçak İnsanın Vasıfları
1. Yalana Başvuran
“Yalan uyduranlar, ancak
Allah’ın ayetlerine inanmayanlardır. İşte onlar, yalancıların ta kendileridir.” (Nahl, 105)
Hadis: “Mümin her günahı işler ama yalan söylemez.” (Muvatta', Kelam,
19)
Çıkarı için sürekli yalan söylemekten çekinmez.
Gerçekleri çarpıtır, yalan söyler, iftira eder.
Güven duygusunu yok eder.
2. İhanet Eden
“Ey iman edenler! Allah’a ve Resûlü’ne
hainlik etmeyin. Bile bile emanetlerinize de hainlik etmeyin.” (Enfâl,
27)
Hadis: “Bize hıyanet eden bizden değildir.” (Müslim, İman 164)
Güven duyulan kişilere, ailesine, dostlarına, vatanına, toplumunu yarı yolda bırakır ve inancına ihanet, hıyanet eder.
3. Fitne Çıkaran – İftiracı
“Fitne, öldürmekten daha kötüdür. (Bakara, 191)
“Vay haline, her iftiracı
günahkârın!” (Câsiye, 7)
İftiracı: Hiçbir dayanağı olmadan insanlara iftira atar, onların itibarını zedeler.
İnsanlar arasında fesat yayar, nifak sokar.
Toplumsal huzuru bozar.
4. Menfaati İçin Her Şeyi Mubah Gören
“Onlar, Allah’ın ayetlerini az bir
değer karşılığında sattılar.” (Tevbe, 9)
Hadis: “Üç özellik vardır ki kimde bulunursa o kişi münafıktır...
Emanete hıyanet eder, konuştuğunda yalan söyler, söz verdi mi sözünde durmaz.” (Buhârî,
İman, 24)
Çıkarı için değerleri, dostlukları, inancı hiçe sayar.
Maddiyat ve makam uğruna her türlü kötülüğü yapar.
5. Kibirli
“Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma. Çünkü sen
ne yeri yarabilirsin ne de dağlara erişebilirsin.” (İsrâ, 37)
Hadis: “Kalbinde zerre kadar kibir olan cennete giremez.” (Müslim,
İman 147)
Kibirli ve Kendini Üstün Gören: Kibre Kapılan: Kendini herkesten üstün görür, küçümseyici tavırlar sergiler.
Başkalarını küçük görür, insanları hor ve hakir görür.
Tevazudan uzaktır.
6. İkiyüzlü (Münafık)
“Münafıklar, Allah’ı aldatmaya
çalışırlar. Oysa Allah onların oyunlarını başlarına geçirir.” (Nisâ, 142)
Hadis: “Münafığın alameti üçtür...” (aynı hadis yukarıda)
İnsanların yüzüne başka, arkalarından başka konuşur.
Samimiyetsizdir.
7. Hakkı Bilip Örten
“İçlerinden bir grup, gerçeği bildikleri hâlde, onu bile bile gizliyorlardı.” (Bakara, 146)
Hakkı Bilip Üstünü Örten (Bile bile yanlışta ısrar eden):
Bildiği halde gerçeği gizler, inkâr eder.
Hakkı kabul etmeye yanaşmaz.
8. Zalim – Haksızlık Eden
“Zalimler için ne bir dost vardır ne de bir
yardımcı.” (Şûrâ, 8)
Hadis: “Zulüm, kıyamet gününde zifiri karanlıklar olacaktır.” (Buhârî,
Mezalim 9)
Zulmeden: Gücü yettiğine haksızlık yapar, zayıfı ezer.
Güçsüzün hakkına tecavüz eder.
Haksızlık yapmaktan çekinmez.
9. Nankör – Vefasız
“Şüphesiz insan Rabbine karşı çok nankördür.”
(Âdiyât, 6)
Hadis: “İnsanlara teşekkür etmeyen Allah’a şükretmiş olmaz.” (Tirmizî,
Birr 35)
Nimeti İnkâr Eden: Nankör: Yapılan iyiliği unutur, vefasızlık, nankörlük eder, minnet bilmez.
10. Dedikoducu – Gıybetçi
“Hiçbiriniz, ölmüş kardeşinin etini yemeyi
sever mi?” (Hucurât, 12)
Hadis: “Gıybet, kardeşini hoşlanmadığı bir şekilde anmandır.” (Müslim,
Birr 70)
İnsanların arkasından konuşur, fitne ve fesat yayar.
Başkalarının kusurlarını yayar, insanların arasını bozar.
11. Merhametsiz
Hadis: “Merhamet etmeyene merhamet olunmaz.” (Buhârî, Edeb 18)
Vicdansız: Merhamet ve empati duygusu yoktur, başkasının acısından keyif alır.
Kalbi katıdır, başkasının acısına kayıtsızdır.
12. Aldatan
Hadis: “Bizi aldatan bizden değildir.” (Müslim, Îmân 164)
Ticarette, ilişkilerde, sözlerinde hile yapar.
13. Vicdansız – Duyarsız
“Onların kalpleri vardır ama anlamazlar...” (A’râf, 179)
Hiçbir sorumluluk duygusu taşımaz, zulüm karşısında susar.
14. Haddi Aşan
“Allah haddi aşanları sevmez.” (Bakara, 190)
Hudut tanımaz, her şeyi kendi menfaati için kullanır.
15. Hased Eden
“Hased edenin şerrinden Allah’a sığınırım.”
(Felak, 5)
Hadis: “Haset, ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi iyilikleri yer.” (Ebû
Dâvûd, Edeb 44)
Başkasının başarısını kıskanır, kötü niyetle onun zarar görmesini ister.
16. Öfkesine Hâkim Olamayan
Hadis: “Güçlü olan, güreşte başkalarını yenen değil; öfke anında nefsine hâkim olandır.” (Buhârî, Edeb 76)
Kızgınlığıyla insanları kırar, pişmanlık duymaz.
17. Riyakâr (Gösterişçi)
“Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, gösteriş yaparlar.” (Maûn, 4-6)
Gösteriş için iyilik yapar, içi başka dışı başkadır.
18. Bencil
“Kim cimrilikten korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.” (Haşr, 9)
Bencildir: Kendi çıkarı dışında kimseyi düşünmez, menfaati için her şeyi yapar.
19. Sözünde Durmayan
“Ey iman edenler! Ahitlerinizi yerine getirin.” (Mâide, 1)
Sözünde Durmaz: Verdiği sözleri tutmaz, güvenilmezdir.
20. Ahlaksız – Hayâsız
Hadis: “Utanmıyorsan dilediğini yap.” (Buhârî, Enbiyâ 54)
Haysiyet, edep, hayâ gibi değerlerden uzaktır.
21. Adaletsiz
“Allah, adaleti, iyiliği... emreder.” (Nahl, 90)
Hakkı gözetmez, adalet terazisini kendi lehine saptırır.
22. Düşene Vuran – Acımasız
“...Zayıfa acımayan, büyüğüne saygı göstermeyen bizden değildir.” (Tirmizî, Birr Düşene Vuran: Zorda kalan, hata yapan kişilere acımaz, üzerine gider.
Bu vasıfların her biri ahlaki çöküşün işaretleridir.
Bu özellikleri taşıyan kişi “en alçak” derekeye düşerken,
bunlardan arınan kişi ise “en yüce ahlâk sahibi” olur.
Kur’an ahlakında da bu özellikler “fasık”, “münafık” ve “zalim” olarak tarif edilen karakterlerde örneklenir.
Özetle:
… Önyargısız ve samimiyetle
SORGULARSANIZ,
Gerçeğin bilgisi (hikmet) size sunulur …
erolyazıcı / ABBEYT ♥️
07.04.2025,pazartesi