Yine çelişkilerle uyandığım bir sabahın içindeyim.
Nedir beni bu kadar erken uyandıran?
Üstelik uykumu almış olarak.
Bir şey takmadım da kafama herhalde kendime yine anlatacaklarım var.
Mesela insanların yaşamlarındaki nelere önem verdikleri gibi bir şey .
Üç çeşit insan vardır diye düşünüyorum geçmişte yaşayan anılarını anlamsızca hep taze tutan yaşadığının bitmiş olduğunu aynılarını tekrar yaşamayacaklarını bilmesine rağmen bir nevi tutunacak bir dal arayıp ısrarla bunu sürdürenler.
İkincisi gelecek için yaşayanlar olup olmayacağını bilmeden hayallerini kurup buna sığınarak.
Üçüncüsü ise daha gerçekçi olan anda yaşayanlar.
Hangisi doğru diye sorsak her kafadan bir ses çıkacaktır ben kendi doğrularımla yaşadığım için tabii ki onları savunacağım.
Başkalarının düşünceleri kendilerini ilgilendiriyor artık değiştirmeye de uğraşmıyorum olduğu gibi kabul ederek ve araya mesafe katarak yaşıyor gülüp geçiyorum çoğuna şu andaki yaşam felsefem bu.
Sadece zaman zaman etrafımdaki yorucu insanların bıraktığı izler beni üzüyor.
Bunların haricinde pek sıkıntım yok görüşlerime uygun kişilerle görüşüyorum olmayanlara yol verip geçiyorum .
Herkesin hayatı kendisine bana mı kalmış onları evrilmesine, düzeltmesini sağlamak.yapmak istediklerini yapsın herkes bedellerini de kendileri ödeyecek nasılsa.
Sorsan çoğu kişiye mutluluk nedir diye birçoğu anlatamaz bile.
Alışkanlıklarını Sevgi zanneden sevgiyi hiçbir zaman ulaşamamış bomboş insanlar.
Şimdi bunlarla mı uğraşmak lazım bana ne.
Ben kendi huzurumla, sevgimi kattığım oluşumunda katkım olan çocuklarımdan mesulum.
Diğer kişilerin hayatıma ne zaman girecekleri ne zaman çıkacakları belli değil .
girenlerin içinse ne olarak girecekleri kaldığı süre ve geçirilecek zamanların niteliği önemli.
Çok garip değil mi belli bir yaşa gelene kadar insanlara çok anlamlar yüklüyoruz sonradan da bu anlamların hiçbir işe yaramadığını cazip olmadıklarını yani değmeyecek olduklarını görüyoruz tabii ki yine hayal kırıklıkları.
Öyle bir kaosun içindeyiz ki her kafadan bir sesin çıktığı birbirine karıştığı yozlaşmış duyguların yaşandığı bir sürü insan görüntüsünde yaşayanların arasındayız.
Biraz sert oldu ama şu andaki duygularım bunlar.
Kimsenin mış yaptığı hayatlar beni ilgilendirmiyor.
Gösterdikleri sahte sevgiler de anlamsız komplemanlar da.
Megolaman değilim ama kendimi seviyorum en azından değer veriyorum başkalarının bana vermesini beklemediğimden olabilir.
Dikkatinizi çekmek isterim bu çok önemli bir durumu kendinize sorun bakalım kendinize ne kadar değer veriyor ve bunu biliyor musunuz?
Bugünlük bu kadar diyelim.
Sevgi ile kalın.
Emel Araz