Casusların Tanrısı Eli Cohen, Ortadoğu’da istihbarat tarihinin en çok konuşulan isimlerinden biri oldu. Mossad ajanı Cohen, 1960’lı yıllarda Suriye’nin en üst düzey karar odalarına kadar sızarak İsrail’e kritik bilgiler aktardı.
Eli Cohen’in Çıkış Noktası
Aslen Mısırlı bir Yahudi olan Eli Cohen, gençliğinde Mısır’da Yahudileri gizlice İsrail’e kaçıran örgütlerde yer aldı. Daha sonra İsrail’e yerleşti ve Mossad tarafından seçilerek özel bir casusluk eğitimi aldı. Mossad, Cohen’i Lübnan-Beyrut doğumlu zengin bir Suriyeli iş adamı kimliğiyle sahaya sürdü: Kemal Emin Tabet.
Arjantin’de Arap çevrelerinde tanınan Cohen, kısa sürede Suriye’nin elit tabakasıyla yakınlık kurdu. Bu bağlantılar, Şam’a giden yolunu açtı.
Suriye Devletine Sızış
1963’teki Baas Partisi darbesi sonrası Cohen, General Amin El Hafız ve Hafız Esad gibi kritik isimlerle yakın dostluk kurdu. Öyle ki, hükümetin merkezine kadar sızmayı başardı.
Golan Tepeleri’ndeki askeri mevzileri, tank yerleşimlerini ve stratejik yolları inceleyerek Mossad’a aktardı. Cohen’in ilettiği bilgiler sayesinde İsrail, 1967’deki Altı Gün Savaşı’nda Golan Tepeleri’ni kolayca ele geçirdi.
Yakalanışı ve İdamı
Cohen, her sabah İsrail’e telsiz mesajları gönderiyordu. Ancak 1965’te Suriye’nin yeni Sovyet yapımı iletişim cihazlarıyla sinyali tespit edildi. Cohen’in Şam’daki evinde yapılan baskında gizli belgeler, fotoğraflar ve telsizler bulundu.
Yargılandı, işkence gördü ve 18 Mayıs 1965’te Şam’da idam edildi. Cesedi 6 saat boyunca darağacında asılı kaldı ve bilinmeyen bir yere gömüldü. Bugün bile mezarının yeri sır olarak kalmaya devam ediyor.
Eli Cohen Vakası ve Uyarılar
Cohen’in vakası, istihbaratın gücünü ve devletlerin içeriden nasıl sarsılabileceğini gözler önüne serdi. İsrail’de adına caddeler, anıtlar dikilirken, Ortadoğu için bu olay hâlâ bir ders niteliğinde.
Çünkü bir ülkenin en gizli karar odalarında bir yabancı yıllarca dolaşabiliyorsa, asıl tehdit sınırların ötesinde değil, içeridedir.
05.09.2025 16:30:48